Tatar, Pençe-Yıldırım Harekat bölgesinde bölücü terör örgütü mensuplarının saldırısında şehit olan Piyade Uzman Çavuş Remzi Nişan’ın ailesinin oturduğu Erdemli ilçesi Çeşmeli Mahallesi’nde kurulan taziye çadırını ziyaret etti.
Şehidin babası Halis ve eşi Neslihan Sevgi Nişan ile görüşen Tatar, aileye başsağlığı diledi.
Tatar, sonrasında Erdemli Belediyesince Avgadı Yaylası’nda yaptırılan kendi adının verildiği parkı ziyaret etti, Kıbrıs gazileri ve vatandaşlarla sohbet etti.
“Hidrokarbonlar konusunda da iş birliği yapılabilir”
Programının ardından Vali Ali Hamza Pehlivan’ı ziyaret eden KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, valilik şeref defterini imzaladı.
Tatar, bugün Silifke ilçesi Taşucu Limanı’nda bulunan Türkiye’nin dördüncü sondaj gemisi Abdülhamid Han’ı incelediğini belirterek, hidrokarbon arama çalışmalarına katılacak geminin kendisini etkilediğini anlattı.
Türkiye ile KKTC arasındaki ilişkilerin uluslararası hukuka uygun olduğunu ifade eden Tatar, iki ülkenin birlikte hareket etmesinin önemli olduğunu dile getirdi.
Ersin Tatar, Kıbrıs’ta eşitliğe dayalı bir anlaşmadan yana olduklarını vurgulayarak, “Kıbrıs’ta egemen eşitliğe dayalı, yan yana yaşayan iki ayrı bağımsız devletin iş birliğiyle bir anlaşma olabilir. Eğer öyle bir anlaşma olabilirse, geçen günlerde kendilerine yaptığım önerilerde olduğu gibi hidrokarbonlar konusunda da iş birliği yapılabilir.” değerlendirmesinde bulundu.
“Kıbrıs’ta barışın devamından yanayız”
Her zaman milli duygu ve çıkarlarla hareket ettiklerini aktaran Tatar, “Kıbrıs’ta makul, sürdürülebilir, her iki tarafın yararına olacak anlaşmadan, barışın devamından yanayız. ‘Barış’ denildiğinde her zaman söylemimdir, KKTC’de barış vardır çünkü bu barış 1974’te Kıbrıs Barış Harekatı ile götürülmüştür” dedi.
Tatar, Kıbrıs’ta uzun yıllar müzakereler yapıldığını belirterek, şöyle konuştu:
“Kurucu Cumhurbaşkanımız merhum Rauf Denktaş, masalarda çok çalışmalar, müzakereler yaptı ama hiçbir zaman karşılığını alamadık. Karşı tarafın niyeti açık şekilde ortaya çıkmıştır. Federalizm altında, çoğunluğun azınlığı yöneteceği, tek egemenlikle birlikte adanın zamanla bir ‘Helen Adası” olması için yapacakları çeşitli oyunlar var. Özellikle de Türkiye Cumhuriyeti, Avrupa Birliğinde olmadığı için bizi farklı bir maceraya çekmek… Bizim Avrupa Birliğinde olmaktan bir sıkıntımız yok. Neticede benim siyasetim, Avrupa Birliği çatısı altında iki devlet ama kuzeydeki devlet egemen devlet. Egemen devlet, daima ana vatanı Türkiye Cumhuriyeti ile dilediği gibi ilişkiler kurabilir.”
“Doğu Akdeniz’deki varlığımızın devamı için Türk askeri hayati öneme haizdir”
KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin garantörlüğünün devam etmesi gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
“Biz, her zaman Türkiye Cumhuriyeti’nin garantörlüğünün, Türk askerinin caydırıcı gücünün orada olması gerektiğini vurgulamaktayız. 1974’ten sonra sağlanan bu düzenin, güvenliğimizin, Doğu Akdeniz’deki varlığımızın sürdürülebilmesi bakımından Kıbrıs’ta her şartta Türkiye Cumhuriyeti’nin garantörlüğünün devamı, Türk askerinin de caydırıcı güç olarak orada bulunması bizler için bir kırmızı çizgidir, hayati öneme haizdir.”
Mersin Valisi Pehlivan da Türkiye ile KKTC arasındaki “gönül köprüsünün” çok sağlam olduğunu dile getirdi.